SAHİH-İ BUHARİ

Bablar - Konular - Numaralar

KİTABU’Z-ZEKAT

<< 721 >>

باب: لا تؤخذ في الصدقة هرمة، ولا ذات عوار، ولا تيس، إلا ما شاء المصدق.

39. Zekat Memuru Talep Etmedikçe Yaşlı, Ayıplı Hayvan Ve Teke Zekat Olarak Alınmaz

 

حدثنا محمد بن عبد الله قال: حدثني أبي قال: حدثني ثمامة: أن أنسا رضي الله عنه حدثه:

 أن أبا بكر رضي الله عنه كتب له، التي أمر الله رسوله صلى الله عليه وسلم: (ولا يخرج في الصدقة هرمة، ولا ذات عوار، ولا تيس، إلا ما شاء المصدق).

 

[-1455-] Sümame'nin Enes'ten naklettiğine göre, Ebu Bekir r.a. Enes r.a.'e Allah'ın Resılullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e emrettiği zekat konusunda yazdığı bir mektubunda şöyle demiştir: "Zekat memuru talep etmedikçe dişleri düşmüş durumdaki yaşlı, ayıplı/tek gözlü hayvan ve teke zekat olarak alınmaz."

 

 

AÇIKLAMA:     "Zekat memuru" olarak tercüme ettiğimiz ..... kelimesi ile, (bir görüşe göre) mal sahibi kasdedilmiştir. Anlam tam olarak şöyle olur: Yaşlı veya ayıplı / kör veya tek gözlü olan hayvan hiç bir durumda zekat olarak alınmaz. Teke (koç gibi damızlık amacıyla yararlanılan hayvanlar) ise ihtiyacı olduğu için ancak sahibinin izin vermesi halinde alınır. Çünkü isteği dışında alınması halinde mal sahibine zarar verilmiş olmaktadır. Allah (c.c) en iyisini bilir. Buna göre, istisna sadece sonuncu duruma has olur.

 

Bazı alimler ise, ...... kelimesinin, zekat memuru anlamında olduğu görü­şündedir. Bir nevi vekil durumunda olduğu için, bu konunun zekat memurunun içtihadına bırakılması gerektiğine işaret edilmiştir. Çünkü o, maslahat olmaksızın herhangi bir tasarrufta bulunmaz. Kurallar neyi gerektiriyorsa onlara bağlı kalır. Bu, Büveytî'deki Şafiî'ye ait görüş olup ifadeler şöyledir: 'Ayıplı, teke veya yaşlı olan hayvanlar zekat olarak alınmaz. Fakat eğer zekat memuru fakirler için bunların daha yararlı olduğunu düşünürse alabilir." Bu görüş, istisnayı, öncesinde geçen bütün ifadelere şamil kılma bakımından Şafiî'nin genel anlayışına uygun düşmektedir. Eğer sürünün tamamı ayıplı veya teke ise zekatı onlardan vermesi halinde zekat borcu ödenmiş olur. Malikîler, hadisin zahirine tutunarak, mal sahibinin zekat vermeye elverişli bir hayvan satın alması gerektiği Görüşündedir.

 

Nelerin ayıp kapsamına girdiği konusunda göruş ayrılığı bulunmaktadır.

 

Çoğunluk, satım akdinde, malı geri verme sebebi doğuran ayıplar olduğu kanaatindedir. Bir görüşe göre, hayvanın kurban olmasına mani ayıplardır. Hastalık, erkek olma (verilmesi gereken zekatın dişi olması halinde), daha büyük yaşta bir hayvan verilmesi gerekiyorsa yaşının küçük olması ayıp olarak değerlendirilir.

 

 

باب: أخذ العناق في الصدقة.

40. Bir Yaşını Doldurmamış Oğlak Veya Kuzu

 

حدثنا أبو اليمان: أخبرنا شعيب، عن الزهري (ح). وقال الليث: حدثني عبد الرحمن بن خالد، عن ابن شهاب، عن عبيد الله بن عبد الله بن عتبة بن مسعود: أن أبا هريرة رضي الله عنه قال:

 قال أبو بكر رضي الله عنه: والله لو منعوني عناقا، كانوا يؤدونها إلى رسول الله صلى الله عليه وسلم، لقاتلتهم على منعها. قال عمر رضي الله عنه: فما هو إلا أن رأيت أن الله شرح صدر أبي بكر رضي الله عنه بالقتال، فعرفت أنه الحق.

 

[-1456-] Ebu Hureyre r.a. şöyle anlatır: Ebu Bekir r.a. şöyle demiştir: "Allah'a yemin ederim ki, Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e vermekte oldukları yaşını doldurmamış bir kuzuyu (zekat olarak) bana vermezlerse onlara karşı savaş açarım."

 

 

[-1457-] Ömer r.a. şöyle demiştir: "Anladım ki, (zekat vermeyenlerle savaşma kararı) Allah'ın (C.C.) Ebu Bekir'in kalbine koymuş olduğu hak bir hükümdür."

 

 

AÇIKLAMA:     Buharî, seçmiş olduğu konu başlığı ile, zekat olarak bir yaşından küçük koyun/keçi almanın caiz olduğu görüşünde olduğuna işaret etmektedir. Çünkü küçük olmak bir ayıp değildir. Zekat memuru uygun görürse, yaşlılıktan daha iyidir. Başlıkta, "verme" yerine "alma" sözünün kullanılmasındaki ince anlam da buradadır.